EV SAHİBİ GİBİ OYNARAK KAZANDIK

EV SAHİBİ GİBİ OYNARAK KAZANDIK

Samsunspor ligin bitimine 8 hafta kala sahasında oynadığı çok kritik maçta Elazığspor u 2-0 mağlup ederek çok önemli bir 3 puanı hanesine yazdırıp 32 puana ulaştı. Bu maç öncesi 4 maçtır galibiyetimiz yoktu. Rakiplerimizin...

Samsunspor ligin bitimine 8 hafta kala sahasında oynadığı çok kritik maçta Elazığspor u 2-0 mağlup ederek çok önemli bir 3 puanı hanesine yazdırıp 32 puana ulaştı. Bu maç öncesi 4 maçtır galibiyetimiz yoktu. Rakiplerimizin 3 er puan aldığı son haftalarda artık 1 puanında fazla bir anlamı kalmamaya başlamıştı. Çünkü uzun süre galibiyet alamayınca altın değerinde dediğimiz 1 puanlar, özellikle evimizde berabere kaldığımız maçlardan sonra bırakın altın 1 puanı, -2 puan kaybına dönüşmeye başlamıştı.

Samsunspor un daha önce ki maçlarda ki oyun formatına bakınca evinde de, deplasmanda da hep aynı oyun formatıyla çıktığını görüyorduk. Savunma önlemlerinin daha öne çıktığı, evinde bile oynasa önce 1 puanı düşünen savunma garantili bir oyun sistemi ve gol yediği ana kadar da hücuma dönük fazla hamle yapmayan bir oyun ve takım görüntüsündeydik. Zaten bu maç öncesi lig fikstürüne baktığımızda da ligde 11 beraberlik ile en fazla berabere kalan takımdık ve aynı zamanda ligden düşmesi kesinleşen Gaziantepspor dışında ligin en az galibiyeti alan takımıydık. Hatta yine neredeyse düşmesi kesinleşen Manisaspor un bile bizden daha fazla galibiyeti vardı.

Samsunspor un galip geldiği Elazığspor maçına baktığımızda ise özellikle ilk 20 dk da baskısı ve ilk devre oynadığı etkili oyunuyla daha maçın ilk dakikasından itibaren 3 puanı isteyen bir takım vardı sahada. Bu sene evimizde oynadığımız bütün maçları canlı izleyen biri olarak diyebilirim ki, bu sezon ilk defa evimizde ev sahibi takım gibi oynadık.

Aslında çıkan 11 e bakınca önce ki maçlardan çok farklı bir 11 yoktu sahada. Peki neydi farklı olan? En önemli etken takımda ki hoca değişikliği sonrasında gelen Besim Durmuş ile değişen hava, galibiyet isteğinin daha öne çıkması ve oyun formatında ki ufak değişiklikler diyebiliriz. Bu arada takıma maddi anlamda gelen destekler ve oyuncular için açıklanan galibiyet primleri, ve de az çok demeden her ne olursa olsun maça gelen yalnız bırakmayan taraftarında galibiyete olan inancının artmasıyla sahadaki oyunculara itici güç olması diğer faktörler olarak sayabiliriz.

Bu maçı atlattık ama önümüzde daha 8 maç var. Ligde kalmak için en az 40 puan almamız lazım. Bu hafta Gaziantep maçından alacağımız bir 3 puan bizi 35 puana çıkarır. Kalan 7 maçta da bize 6 puan daha yeter. Bu 6 puanı kalan 7 maçta 2 galibiyet alarakta yapabiliriz ve ya 6 beraberlik alarakta.

Umarım işi uzatmadan önce Gaziantep galibiyeti ve ardından da alacağımız 2 galibiyet ile sezon sonu gelmeden işi bitirir ve gelecek sezonu düşünmeye ve planlamasını yapmaya erken başlarız. Çünkü bizi sezon sonu ne olacağı ile ilgili kafalarda birçok soru ve sorunlar bekliyor. Ama her ne olursa olsun rehavete kapılmadan kalan maçlarımızdan 3 puan, olmadı en azından 1 puan alıp boş geçirmeyerek sıkıntısız bir şekilde lig sonunu getirip ligi iyi bir yerde tamamlarız.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.